İster istemez kapatıyorum gözlerimi.Dış dünyam ve iç dünyam arasındaki kapılarımı açıyorum kapayarak göz kapaklarımı.Öyle ki çok az uyuyan bir insan olarak ben;belki uyuduğum saatten fazla gözüm kapalı olarak geçiriyorum saatlerimi..
Odam,sessizlik,ışıksız ortam..İki buçuk saat böyle kaldığımı bilirim.Sanırım vücudum bunu kabul etmeye,benimsemeye başladı.
Fark ettim ki gözlerimi kapattığımda çoğu zaman iç kargaşalarımı izliyorum.Kırgınlıklarımı ağlarken,kırdıklarımı kızarken,pişmanlıklarımı düşünceli hâlde buluyorum her gece.Onları izlemek bana keyif veriyor ama..
Hiçbir şekilde başka insan,başka bir hayat yok gözümde.
Sadece ben..kendimle başbaşa..Dört duvarı aynalarla çevrili bu mabedi parmaklarımla koruyorum..
Sessizlik içerisinde dinliyorum o müthiş kargaşayı..
...
Bu aralar gözlerim pişmanlıklara açılıp kapanıyor.Bilinçli pişmanlıklar..
Kendimi gözlerime hapsetmek istiyorum,göz kapaklarım açılmasın mesela dört beş gün.Sadece orada bir gün geçirmek nasıl olur düşüncesi bile heyecan katıyor bana.
İmkansız değil mi?Evet imkansız.İnsan en fazla ne kadar tahammül edebilir ki ben'cilliklerine.
Gözleriniz bir daha açılmaz,sonsuz huzura erersiniz belki böyle bir ihtimalde.
..
Ben hiç yalnız kalamıyorum biliyor musunuz?
İnsansız bir ortamda sesler duyuyorum.
Uykularım uyku değil.Kabuslarla yaşıyorum..
Ben gözlerimi kapattığımda bile bana ulaşmaya çalışan benler görüyorum.
Onlar da yalnız kalmak istiyor olmalı..
Biz burda hepimiz yalnızlığı istiyoruz.
Yalnızlığı bekliyor ve umud ediyoruz.Ben ve benler..
Hadi yalnızlık aç bize hüzünlü kollarını..
Sar sarmala ve kurtar bizi benimseyemediğimiz bensizliklerden..
17.09.09
03:57
-terapi günlerinden-